DR. ALİ AKDOĞAN: TÜM YÖNLERİYLE FİN EĞİTİM SİSTEMİ


Dr. Ali AKDOĞAN / Özel Taş İlköğretim Kurumları Müdürü / TÖDER Yönetim Kurulu Üyesi

Eğitimdeki eşitlik Fin eğitiminin temel ilkelerinden biridir. Finlandiya’ da kaliteli eğitim ve öğretime eşit erişim kişilerin; yaş, servet, nerede yaşadığına ve kültürel kökenine bakılmaksızın herkes için mevcut olması önemli ve gerekli bir özelliktir. Okul öncesi eğitimden yüksek öğretime kadar tüm kademelerde Finlandiya'da eğitim ücretsizdir. Bu durum temel eğitimde ders kitapları, günlük yemekler, uzakta oturan çocuklar için ulaşım ücretsiz olarak sunulmaktadır. Ortaöğretim ve yüksek öğretim seviyesinde kitaplar aileler tarafından karşılansa da ortaöğretimde yemekler yine ücretsiz sunulmakta, yüksek öğretimde ise sübvanse edilmektedir. Yetişkin eğitimi hariç olmak üzere eğitimde paradan söz etmek söz konusu bile değildir. Öyle ki yetişkin eğitiminde fırsatları sağlamak için kredi ve hibelere başvurulduğu görülmektedir. 


HER BİREYE AİT POTANSİYEL MAKSİMİZE EDİLMEKTEDİR
Her öğrencinin öğrenme hakkı vardır ilkesinden hareketle özel eğitim desteğine ihtiyaç duyanlar da dahil olmak üzere Finlandiya'daki mevcut her öğrencinin, düşünce ve potansiyelinin maksimize edilmesi için çalışılmaktadır. Bu nedenle eğitim rehberliği esas olarak görülür. Rehberlik ve danışmanlık birimleri aracılığı ile öğrencilere rehberlik edilmekte, öğrencilerin çalışmalarında mümkün olduğunca uygun ve doğru kararlar verebilecek hale gelmeleri sağlanır. Tüm okul personelinin fonksiyonu, çocukların ve gençlerin kendi kararlarını vererek kariyer yolunda ilerlemelerini sağlamak olarak tanımlanmaktadır.

Her öğrencinin öğrenme hakkı vardır ilkesinden hareketle özel eğitim desteğine ihtiyaç duyanlar da dahil olmak üzere Finlandiya'daki mevcut her öğrencinin, düşünce ve potansiyelinin maksimize edilmesi için çalışılmaktadır. Bu nedenle eğitim rehberliği esas olarak görülür. Rehberlik ve danışmanlık birimleri aracılığı ile öğrencilere rehberlik edilmekte, öğrencilerin çalışmalarında mümkün olduğunca uygun ve doğru kararlar verebilecek hale gelmeleri sağlanır. Tüm okul personelinin fonksiyonu, çocukların ve gençlerin kendi kararlarını vererek kariyer yolunda ilerlemelerini sağlamak olarak tanımlanmaktadır.

Finlandiya'nın iki resmi dili vardır, Fince ve İsveççe. Öğrencilerin yaklaşık yüzde beşi orta ve lise eğitiminde İsveççe eğitim dili olan okullara devam etmektedir. Yüksek eğitim düzeyinde her iki dil grubunun da kendi kurumları var. Fince ve İsveççe resmi dil olarak tüm temel eğitim okullarında okutulmakta, İngilizce ise yabancı dil olarak yaygın bir şekilde edinimi sağlanmaktadır. Sami, Roman ve diğer göçmen halkları içinde çeşitli fon ve kaynaklardan yararlanmak suretiyle örgütlenerek eğitim olanağı sunulmaktadır. Eğitim görevlileri, işaret dili de dahil olmak üzere tüm ülkede eğitime erişimin temel eğitimden yüksek öğretime varıncaya kadar eşitlik içinde ilerlemesini temin için çalışmaktalar. 
YAŞAM BOYU ÖĞRENMEYE ODAKLANMAK 
Finlandiya eğitim sisteminin çıkmazları yoktur. Öğrenciler her zaman bir üst eğitim seviyesine doğru ne olursa olsun seçim yapabilmekteler. Zorunlu eğitim alanından çıktıktan sonra kişiler yeniden eğitim olanağına kavuşabilmekte ve yeni meslekler ve yeterlilikler kazanabilmekteler. Finlandiya'nın yetişkin eğitiminin sürdürmesinin uzunca bir tarihi olduğu görülür. Bu amaçla ilk çalışmanın 1889’da başlamıştır. Tüm yetişkinlerin değişen işgücü piyasalarına uyum sağlaması, özelikle çalışma ömrünü uzatmak, istihdam oranı, verimliliği artırmak ve çok kültürlülüğü uygulamak için hayat boyu öğrenme koşulları sürekli güncellendiği görülmektedir. 
Yetişkin eğitimi ve personel geliştirme ve işverenler tarafından sağlanan veya satın alınan diğer eğitimler işgücü piyasası eğitiminin yanı sıra esas olarak işsizleri hedef aldığı da görülmektedir. Kişisel gelişim, sağlık ve beceriye ilişkin kurslar sunarak refah toplumunun eğlenceli mesleki gelişim sağladığı görülmektedir.

FİN EĞİTİM SİSTEMİ GÜVEN TEMELİNDE SORUMLULUĞA DAYANIR
Temel ve üst ortaöğretim veren kurumların çoğu kamu denetimine açıktır. Yerel düzeydeki eğitimde yetkili makamlar veya ortak belediye kurullarına karşı okullar ve öğretmenler sorumluluk hissederler. Bu sorumluluk güven temelinde bir hesap vermeye dayanmaktadır. Devlet ve yerel makamlara bağlı olanların dışında çeşitli vakıf gibi kurumlara bağlı özel sayılabilecek okullar da kamuya açık olanlardan farklı değildir. Bu okullar, çekirdek müfredat ve yeterlilik gereksinimlerini karşılamak kaydı ile okul topluluğunun güvenini sağlamak üzere sorumluluk taşırlar.
Finlandiya da temel eğitim 7-16 yaş çocuklarını kapsamaktadır. Bu yaş çocuklarının eğitim finansmanı için merkezi hükümet tarafından belediyelere aktarılan üçte bir fonun geri kalanı belediye bütçesinden yerel yönetimlerce sağlanması gerekmektedir. Belediye fonları nasıl bir yöntemle sağlayacağına kendisi karar vermektedir. 
Orta öğretimin yani mesleki ve genel lise eğitimi için fon ise okul tarafından belirlenen birim fiyatlar üzerinden Eğitim ve Kültür Bakanlığı tarafından karşılanmaktadır.
Meslek yüksekokulu diyebileceğimiz Politeknik okullarda öğrenci başına birim maliyetlere dayanan finansman, proje finansmanı ve performansa dayalı olarak sağlanmakta. Hem performansa hem de dış kaynaklara bağlı olarak sunulmaktadır. 
Fin üniversiteleri bağımsız kuruluşlar olarak kamu hukuku veya vakıfları uyarınca özel hukuk ilkelerine göre kurulmuştur. Her üniversite hedeflerini Eğitim ve Kültür Bakanlığına üç yıllık periyotlara dayanan bir planla iletmekte ve yapılan sözleşmelere göre bu hedeflerin izlenip değerlendirmesine göre fonlar belirlenmektedir.
YEREL YÖNETİM VE EĞİTİM
Yerel yönetimler Ulusal eğitimin düzenlenmesinde önemli bir role sahipler. Ulusal eğitim yönetimini düzenlenmede eğitim politikasının sorumluluğu Eğitim Kültür Bakanlığınındır. Ancak eğitim uygulamalarından sorumlu olan ise Finlandiya Ulusal Kurulu’dur. Bu kurul bakanlıkla eğitim hedefleri üzerinde çalışmalar yapar. Yerel yönetimler ise okul öncesi, temel eğitim ve yetişkin eğitimi içerikleri ile erken çocukluk dönemi için yöntemler üzerinde çalışmalar yürütmekten ve kararlar almaktan sorumludur. Yaygın olarak belediyeler ve yetkilileri tarafından tüm kararlar alınabilmekte. Bu kararlar arasında fon tahsisi, yerel müfredatın belirlenmesi, öğretmenlerin işe alınması sayılabilir. Gerektiğinde yerel yönetim, öğretmen alımını okullara devredebilmektedir. 
EĞİTİMSEL ÖZERKLİK HER SEVİYEDE YÜKSEKTİR
Eğitim sağlayıcıları yani okul yönetimleri öğretim düzenlemeleri ve etkinliği ile eğitiminin kalitesinden pratikte sorumludur. Öğrencilerin gruplanmasından, sınıf büyüklüklerine ve idari örgütlenmelerine varıncaya kadar okullar özerk davranabilmekteler. Eğitim hizmetleri temel işlevleri belirlenmiş bir yasa olmasına karşın çoğu durumda örnek bütçe yönetimi, satın almalar ve istihdam okulların sorumluluğundadır.
Öğretmenlerin pedagojik özerklikleri vardır. Kendilerinin yöntemlerini kendileri belirleyebilirler.
Ders kitaplarının ve materyallerin yanı sıra öğretim içeriklerinin çoğu öğretmene bırakılmıştır. Politeknik ( mesleki ) okulların ve üniversitelerin geniş özerklikleri söz konusudur. Her ikisi de; teknik okul ve üniversiteler özgürlüğe dayalı olarak eğitim ve araştırmalarını organize ederler. Öğrenci kabulüne karar vermek ve Lisans programlarının içeriğini tasarlamada özerktirler. 
KALİTE GÜVENCESİ KUMANDAYI KULLANANLARA DAYALIDIR
Kontrol etmek yerine sorumluluk ve güveni desteklemek amaçlanmaktadır. Finlandiya'da okul denetimleri 1990'ların başında kaldırılmıştır. İdeoloji, bilgi desteği ve finansmanlar eğitim yöneticilerinin hedeflerini yönlendirmek için yeter görülmüştür. Mevzuatta olduğu kadar ulusal çekirdek müfredat ve yeterlilik gereksinimleri gibi tüm sistem, öğretmenlerin yeterliliğine güvenmektedir. 
“İYİ BİR ÖĞRETMENE SAHİPSENİZ İYİ BİR SİSTEMİNİZ VARDIR” 
Hem öz değerlendirme hem de okullar ile eğitim yöneticileri ve ulusal öğrenme çıktılarının değerlendirilmesi gibi güçlü bir odağa sahipler. Ulusal Öğrenme Çıktılarının Değerlendirilmesi düzenli olarak yapılmaktadır. Böylece her yıl bir sınav Ana dil ve edebiyat ile matematik içerecek şekilde, sadece akademik değil aynı zamanda sanat ve zanaat gibi konular değerlendirilmektedir.
Okulların bakış açısına göre, değerlendirmeler örnek tabanlı olduğu için düzenli değildirler.
Eğitim yöneticileri kendi sonuçlarını alırlar. Geliştirme amacıyla kullanırlar. Ulusal değerlendirmelerin temel amacı ise, öğrenme çıktılarını yani temel müfredatta ve yeterlilik gereksinimlerinde belirlenen hedeflere ne kadar iyi ulaşıldığını ulusal düzeyde takip etmektir.
Sonuç olarak, değerlendirme sonuçları eğitim kalitesini geliştirmek için her okulun yanında ulusal kurulca da önemsenmektedir.
OKUL ÖNCESİ VE TEMEL EĞİTİM ZORUNLUDUR
Erken çocukluk eğitimi desteği tüm ailelere verilmektedir. Çocuk gelişimi ve öğrenimi, erken çocukluk eğitimi ve bakım, çocukları desteklemek için bakım, eğitim ve öğretim, dengeli büyüme, gelişme ve öğrenme gibi konularda aileler bilgilendirilmekte ve yetişkin eğitimine tabi tutulmaktadır. 
HER ÇOCUĞUN SÜBJEKTİF BİR ŞEKİLDE ERKEN EĞİTİME KATILMA HAKKI VARDIR
Altı yaşındaki çocuklar için zorunlu olan eğitim hem gündüz bakım merkezlerinde hem de okullarda verilebilmektedir. İlkokula hazırlık sayılan bu sınıflarda çocuklar, yaşlarına ve yeteneklerine uygun olarak öğrenmenin farklı alanlarından gelen temel bilgi, beceri ve yetenekleri benimsemiş olacakları varsayılmaktadır. Öğrenme ve öğretme etkinliklerinin oyun yoluyla olması esastır.
Temel eğitim tek bir yapıda sağlanır. Temel eğitim, bir çocuğun yedi yaşında başlayıp dokuz yıl sürer. Yani 7-16 yaş temel eğitim kapsamındandır. Yerel yetkililer her öğrenciye bir okulda yer vermek suretiyle planlama yaparlar ancak aileleri evlerine yakın başka bir okulu da seçebilirler. İlk altı yıl tek bir öğretmen tarafından son üç yıl ise farklı öğretmenlerce dersler verilmektedir. 
OKUL YILI HER YERDE AYNI ANCAK GÜNLÜK ZAMAN ÇİZELGELERİ YEREL
Okul yılı 190 gün olarak planlanmıştır. Ağustos ortası başlar ve Haziran başı okullar tatile girerler.
Okullar haftanın beş günü açıktır ve minimum haftalık ders sayısı 19'dan 30'a kadar değişir. Tercihe, seviye ve sayısına bağlı olarak günlük ve haftalık zaman çizelgeleri okullarca kararlaştırılır. Buna ek olarak yerel ekstra tatillerle ilgili özerklik de söz konusudur.
FİN ULUSAL ÇEKİRDEK MÜFREDATINDA YEREL VARYASYONLAR İÇİN YER AYRILIYOR
Temel eğitim için ulusal çekirdek müfredat, Finlandiya Ulusal Eğitim Kurulu tarafından belirlenir. Eğitimin hedefleri ve çekirdeğinin yanında farklı konuların içeriği, öğrenci değerlendirme ilkeleri, özel eğitim ihtiyaçları, öğrenci refahı ve eğitim rehberliği, iyi bir öğrenme ortamının ilkeleri, çalışma yaklaşımları ve konsept, temel eğitim programında ele alınmaktadır. Yaklaşık on yıl önce ulusal çekirdek müfredat yenilendiği görülmektedir. 
Eğitim yöneticileri kendi hazırlıklarını yapmakta, ulusal çerçevede müfredatın dışında yerel gereksinimleri, genel eğitim ve öğretim hedefleri bağlamında, ders saatleri ve dağılımı, aile ile işbirliği ve özel destek gereken öğrenci sayısı ve dil ve kültür farklılığı gibi özellikler bağlı olarak çalışma programlarını düzenlemekteler. 
DEĞERLENDİRME GÜNLÜK OKUL EĞİTİMİNİN BİR PARÇASIDIR
Finlandiya'da öğrenci değerlendirmesi türü süreç boyunca devam eden değerlendirmeye dayanır. Sürekli değerlendirmeler öğrencilere rehberlik etmek ve öğrenmelerine yardımcı olmak amacı taşır. Her okul, her öğrenciye en azından yılda bir değerlendirme raporu vermek zorundadır. 
Temel eğitimdeki öğrenciler için ulusal testler bulunmamakta, Finlandiya'da öğretmenler kendi değerlendirmelerinden sorumludur. Ayrıca temel notlar ve sonuçlara bağlı olarak verilen nihai sertifika yerine geçen eğitim belgesi, 9'un sonunda öğretmenlerce verilmektedir. 
GENEL ORTAÖĞRETİM ESNEK BİR ŞEKİLDE DÜZENLENMİŞTİR
Genel orta öğretim okulları üç yıl sürecek şekilde tasarlanmış, ancak öğrenciler 2 ila 4 yıl içinde tamamlayabilir. Eğitim esnek bir şekilde organize edilmiştir. Yıl sınıflarına bağlı olmayan modüler formda ve öğrencilerin bireysel çalışmaya karar verebilecekleri şekilde düzenlenmiştir. Serbestçe seçilen ders programları ve zorunlu ve seçmeli ders seçkilerinden oluşan genel bir eğitim. 
Finlandiya Ulusal Eğitim Kurulu hedefler ve öğrenme çıktıları üzerinden genel ortaöğretimin modüllerine karar vermektedir. Yerel müfredat ulusal çekirdek müfredata bağlı olarak esneklik içerebilmektedir. Ortaöğretim ikinci kademe modüler yapıya öğrenciler, hem genel eğitim hem de mesleki eğitim gibi seçim yaparak dahil olabilmekteler. 
GENEL ORTA ÖĞRETİM SONUNDA İLK ULUSAL SINAV
Genel orta öğretim lise ile sona ermektedir. Hangi ulusal bir üniversiteye giriş sınavı dört zorunlu testten oluşur: Anadil ve her adayın seçimine göre, aşağıdakilerden üçü: İkinci ulusal dil, bir yabancı dil, matematik veya bir konu beşeri bilimler ve doğal bilimler. Öğrenciler isteğe bağlı testler de yapabilirler.
Tüm üst orta öğretim müfredatını ve kabul sınavını tamamlayan öğrenciye ayrı bir sertifika verilir. Bu sertifikalarda geçilen sınavın ayrıntıları ve seviyeleri ile başarı notları bulunur. 
MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM İŞ DÜNYASIYLA İŞBİRLİĞİ HALİNDE
Mesleki eğitim ve öğretim, sekiz eğitim alanı, elliden fazla mesleki çalışma programı yüzden fazla mesleki yeterlilik kapsamında iş dünyası ile birlikte planlanarak yürütülmektedir. Çalışma programları mesleki yeterliliklerin kapsamında üç yıllık bir çalışma ve her yeterlilik en az yarım yıllık bir iş başında işyerlerinde öğrenmeye dayanmaktadır. Mesleki eğitim işyeri temelli olarak tamamlanabilir. Eğitim veya çıraklık eğitimi, ulusal yeterlilik şartları ve öğrenme çıktı yaklaşımına dayanmaktadır. 1990'ların başında iş dünyası ile yakın bir işbirliğine dayalı olarak başlamıştır.
Mesleki yeterlilikler iş dünyası ve diğer paydaşlarla işbirliği içinde geliştirilmektedir. Bu yeterlilikler işgücü piyasası, mesleki gelişim ve kariyer değişikliği, bireysel özellikler dikkate alınarak belirlenmektedir. 
Çalışmalar bireysel çalışma temel alınarak hazırlanmaktadır. Zorunlu ve isteğe bağlı olmak üzere planlanan çalışma modülleri öğrencilerin öğrenmesi ve edinilen yeterlilikler süreç boyunca değerlendirilir. Değerlendirme, ulusal yeterlilik gereksinimlerinde tanımlanan ölçütler ve mesleki beceri gösterileri yani mesleki eğitimle ilgili iş ödevleridir. Bu ödevler otantik olarak verilmektedir. Değerlendirmede iş dünyasının temsilcileri de bulunmakta ve yetkinlik temelli bu değerlendirmeler uzmanların gözetiminde yapılmaktadır. 
YÜKSEKÖĞRETİM İKİLİ BİR YAPIYA SAHİP
Yükseköğrenim üniversiteler ve Politeknik ( Meslek ) Okulları tarafından sunulmaktadır. Her iki sektörün kendi profilleri bulunmakta, üniversiteler bilimsel araştırmaya vurgu yaparken meslek okulları ise daha çok uygulamalı bilimlere bağlı ve pratik yaklaşımı önemsemektedir. Öğrenci seçimleri Başvuranların sayısı, mevcut kontenjanlara bağlı farklı stratejilere dayanır. En yaygın olarak matematik işlemlerindeki başarıları içeren testlerdir. 
EN YAYGIN HİZMET ÖNCESİ GEREKSİNİM YÜKSEK LİSANS
Temel ve genel üst ortaöğretim öğretmenleri eğitim olarak, yüksek lisans derecesine sahip olmak zorundadır. Ayrıca mesleki eğitim ve öğretmenleri de yükseköğrenim derecesine sahip olmak zorundadır. Çok özerk oldukları için yüksek eğitim düzeyi gerekli görülmektedir. Finlandiya'daki öğretmenler için. Okul öncesi öğretmenleri ve ilköğretimin ilk altı yılında öğretmenler ile genel öğretmenler ve sınıf öğretmenleri yüksek lisans mezunlarından oluşmaktadır. Öğretmelerin üç yıl stajyerlik diye tanımlanabilecek çalışmaları ile eğitim sürecine ek pedagojik yeterlilik kazanmaları gereklidir. 
Lisansüstü lisans veya doktora ve idari tecrübeye sahip olmak öğretmenlik mesleğimde çok önemli görülmektedir. Öğretmen eğitimine devam etmek bu sebeple teşvik edilmektedir. 
Öğretmenler maaşlarla ilgili anlaşmalarının bir parçası olarak her yıl hizmet içi eğitimde katılmak zorundadırlar. Finlandiya öğretmenleri, hizmet içi eğitimi mesleklerine ve kendilerine verilen bir değer olarak değerlendirmektedir.
Finlandiya da öğretmenler, eğitim kalitesinin anahtarı olarak tanınırlar.
* Bu yazı, TÖDER yönetim kurulu tarafından 10-14/05/2017tarihleri arasındaki Finlandiya Helsinki ‘ye yapılan eğitim inceleme gezisi gözlemleri ve Helsinki Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Heikki Ruismäki’nin bu amaçla yaptığı seminerden faydalanılarak yazılmıştır.

 

Link : http://www.egitimtercihi.com/okulgazetesi/20413-dr-ali-akdogan-tuem-yoenleriyle-fin-egitim-sistemi.html